0%

Telefon: 0505 540 69 00

Ptesi - Ctesi: 08:00 - 17:00

Göze İğne Tedavisi (İntravitreal Enjeksiyonlar)

İntravitreal enjeksiyon, göze yapılan bir iğne tedavisidir ve göz içi hastalıkların tedavisinde
kullanılır. Bu işlem sırasında, ilaç doğrudan vitreus boşluğuna (gözün arkasındaki jel benzeri
yapı) enjekte edilir. Tedavi, retina ve makula gibi gözün arka yapılarında meydana gelen
hastalıkları hedef alır. Bu tedavi, direkt hastalığın olduğu bölgeye ilacın ulaşmasını sağlayarak
göz hastalıklarının ilerlemesini durdurmada önemli bir rol oynar. İntravitreal enjeksiyonlar,
birçok göz hastalığının ilerlemesini durdurmak veya görmeyi korumak amacıyla kullanılır.
Kan retina bariyeri çok kuvvetli bir engel oluşturduğundan ağızdan ya da damardan verilen
ilaçların retina hastalıklarında çok etkisi yoktur. Göze verilen damlalar ise kalın sklera ve
korneadan dolayı gözün arka duvarını oluşturan retinaya çok az geçer.

İntravitreal Enjeksiyon Hangi Durumlarda Yapılır?
İntravitreal enjeksiyonlar, gözde ciddi hasarların oluşabileceği çeşitli durumlar için kullanılır:

1. Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (YBMD):
o Özellikle yaşa bağlı makula dejenerasyonunun "yaş" formunda, retina altındaki
anormal damarların büyümesi sonucu görme kaybı yaşanır. Bu hastalığın
tedavisinde intravitreal enjeksiyon ile anti-VEGF ilaçları uygulanır. Bu
ilaçlar, anormal damar oluşumunu durdurur ve kanamayı azaltır.

2. Diyabetik Retinopati:
o Diyabet, retina damarlarında hasara yol açabilir ve bu durum gözde ödem (sıvı
birikmesi) ve görme kaybına neden olabilir. İntravitreal enjeksiyonlarla
steroidler veya anti-VEGF ilaçlar verilir ve ödem tedavi edilir.

3. Retina Ven Tıkanıklıkları:
o Retina damarlarındaki tıkanıklıklar sonucunda görme kaybı gelişebilir.
İntravitreal enjeksiyonlar, bu durumun neden olduğu retina ödemini ve
kanamayı tedavi eder.

4. Endoftalmi (Göz İçi Enfeksiyonları):
o Gözde enfeksiyon geliştiğinde, antibiyotikler veya antifungal ilaçlar göz içine
enjekte edilerek enfeksiyonun kontrol altına alınması sağlanır.

5. Makula Ödemi:
o Retinanın merkezindeki makulada sıvı birikmesiyle görme kaybı oluşur.
Enjeksiyonlar, bu sıvı birikimini azaltarak görme yetisinin geri kazanılmasına
yardımcı olabilir.

Kullanılan İlaçlar:
1. Anti-VEGF İlaçlar:
o Bu ilaçlar, gözde anormal damar gelişimini ve sıvı sızmasını durdurur. Yaygın
olarak kullanılan anti-VEGF ilaçlar arasında ranibizumab (Lucentis),
aflibercept (Eylea) ve bevacizumab (Avastin) bulunur.

2. Steroidler:
o Triamsinolon veya deksametazon implant gibi steroidler, gözdeki
iltihaplanmayı ve ödemi azaltmak için kullanılır. Özellikle diyabetik makula
ödeminde etkilidir.

3. Antibiyotikler ve Antifungaller:
o Göz içi enfeksiyonlarının tedavisinde göz içine antibiyotik veya antifungal
ilaçlar enjekte edilerek enfeksiyon kontrol altına alınır.

İntravitreal Enjeksiyon Nasıl Yapılır?

İntravitreal enjeksiyon, steril bir ortamda ve genellikle damla anestezisi altında yapılan kısa
bir işlemdir:
1. Hazırlık: Göz sterilize edilir ve anestezik damlalar damlatılır.
2. Enjeksiyon: İnce bir iğne ile ilaç doğrudan gözün arkasındaki vitreus boşluğuna
enjekte edilir. Enjeksiyon sırasında ağrı minimaldir.
3. Sonrası: İşlem sonrası hasta kısa bir süre gözlenir ve göz damlası reçete edilir. İlk
günlerde hafif rahatsızlık veya bulanık görme olabilir, ancak genellikle hızla düzelir.

Riskler ve Yan Etkiler:
Her tıbbi işlemde olduğu gibi, intravitreal enjeksiyonun da bazı riskleri olabilir:
– Enfeksiyon (endoftalmi): Göz içine enjeksiyon yapılırken enfeksiyon riski vardır,
ancak bu risk oldukça düşüktür.En korkulan durumdur ve göz kaybına kadar gidebilir.
– Retina Dekolmanı: Nadiren de olsa, enjeksiyon sonrası retina dekolmanı oluşabilir.
– Göz İçi Kanama: Enjeksiyon yerinde kanama olabilir, ancak genellikle kısa sürede
geçer.
– Gözde Rahatsızlık: Enjeksiyon sonrasında gözde hafif rahatsızlık ve kızarıklık
olabilir, bu durum genellikle geçicidir.

Sonuç: İntravitreal enjeksiyon, gözdeki ciddi hastalıkların tedavisinde etkili bir yöntemdir.
Özellikle yaşa bağlı makula dejenerasyonu, diyabetik retinopati ve retina damar tıkanıklıkları
gibi durumlarda görme yetisinin korunmasına yardımcı olur. Bu tedavi, direkt hastalığın
olduğu bölgeye ilacın ulaşmasını sağlayarak göz hastalıklarının ilerlemesini durdurmada
önemli bir rol oynar ve düzenli doktor kontrolleri ile takip edilmesi gerekir.