Keratokonusta Crosslink (Çapraz Bağlanma) İşlemi

Keratokonus, korneanın incelerek ve konik bir şekil alarak dışarı doğru çıkıntı yaptığı
ilerleyici bir göz hastalığıdır. Korneanın şekli, normalde yuvarlaktır ve ışığın düzgün bir
şekilde göz içine odaklanmasını sağlar. Ancak keratokonus hastalığında, kornea inceldiği için
düzensiz bir biçim alır ve görme bozukluklarına yol açar. Bu durum, genellikle genç yaşlarda
başlar ve zamanla ilerleyebilir. İleri aşamalarda görme kaybına neden olabilir. Keratokonus,
genellikle her iki gözde gelişir ve astigmatizma, bulanık görme, ışığa hassasiyet gibi
belirtilerle kendini gösterir. Tedavi edilmezse, ciddi görme sorunlarına yol açabilir ve kornea
nakli gibi ileri tedaviler gerektirebilir.
Crosslink (Çapraz Bağlama) Tedavisi Nedir?
Crosslinking (çapraz bağlama), keratokonusun ilerlemesini durdurmak için kullanılan bir
tedavi yöntemidir. Bu tedavide, korneanın yapısındaki kollajen liflerinin birbirine daha sıkı
bağlanması sağlanarak korneanın güçlenmesi amaçlanır. Crosslink tedavisi, keratokonus
hastalığının ilerlemesini durdurmak için kullanılan en etkili yöntemlerden biridir. Bu
tedaviyle, korneanın incelmesi ve düzensiz şekil alması yavaşlatılır ya da durdurulur.
Crosslink Tedavisi Nasıl Yapılır?
Crosslink tedavisi, genellikle minimal invaziv bir prosedürdür ve gözdeki korneanın
güçlenmesini sağlar. İşlem şu adımlarla gerçekleştirilir:
Tedavi Aşamaları
1. Hazırlık: Tedaviye başlamadan önce göz, lokal anestezi damlaları ile uyuşturulur. Bu
sayede hasta işlem sırasında ağrı ya da rahatsızlık hissetmez.
2. Epitelin Kaldırılması: Korneanın en dış tabakası olan epitel, özel bir aletle dikkatlice
çıkarılır. Bu adım, kullanılan riboflavin solüsyonunun korneaya daha iyi nüfuz etmesi
için yapılır. Bazı tekniklerde epitel kaldırılmadan da crosslink yapılabilir (epi-on
tekniği), ancak epitelin çıkarıldığı yöntem (epi-off) daha yaygın ve etkili kabul edilir.
3. Riboflavin Uygulaması: Korneaya riboflavin (B2 vitamini) solüsyonu damlatılır.
Riboflavin, korneanın UV ışınlarına karşı daha hassas hale gelmesini sağlar ve bu
sayede korneada çapraz bağların oluşmasına yardımcı olur. Bu solüsyon, yaklaşık 30
dakika boyunca düzenli aralıklarla damlatılır.
4. UV Işını Uygulaması: Riboflavin uygulandıktan sonra, göz düşük dozda UV-A
ışınlarına maruz bırakılır. Bu işlem yaklaşık 10-30 dakika sürer. UV ışığı, riboflavin
ile etkileşime girerek korneadaki kollajen liflerinin çapraz bağlarını güçlendirir ve
korneanın daha sert ve dayanıklı hale gelmesini sağlar.
5. Son Kontrol ve Pansuman: İşlem tamamlandıktan sonra göz kontrol edilir. Göz
yüzeyi koruyucu bir lensle kaplanır ve iyileşme süreci başlar. Genellikle göz damlası
ve antibiyotik tedavisi reçete edilir.
Crosslink Tedavisinin Avantajları
Crosslink tedavisinin en önemli avantajı, keratokonus hastalığının ilerlemesini durdurarak
daha ciddi görme bozukluklarını ve kornea nakli gibi ileri tedavi gereksinimlerini önlemektir.
Diğer avantajlar şunlardır:
– İlerlemenin Durdurulması: Keratokonusun ilerlemesini durdurur veya yavaşlatır, bu
da hastanın görme kalitesini korumasına yardımcı olur.
– Minimal İnvaziv Prosedür: Ameliyat gerektirmeyen minimal invaziv bir yöntemdir
ve iyileşme süreci genellikle hızlıdır.
– Gelecekteki Tedavilerin Önlenmesi: Tedavi, kornea nakli gibi daha invaziv
prosedürlerin gerekliliğini azaltır.
– Uygun Maliyetli: Diğer cerrahi seçeneklere göre daha uygun maliyetlidir ve yaygın
olarak kullanılmaktadır.
Tedavi Sonrası İyileşme Süreci
Crosslink tedavisi sonrası iyileşme süresi kişiden kişiye değişebilir, ancak genellikle birkaç
gün ila birkaç hafta içinde gözde iyileşme görülür.
İlk Günler
– Gözde Rahatsızlık: Tedavi sonrası ilk birkaç gün boyunca gözde batma, sulanma ve
ışığa hassasiyet olabilir. Bu belirtiler genellikle geçicidir.
– Görme Değişiklikleri: Görmede bulanıklık veya hafif rahatsızlık olabilir, ancak bu
durum iyileşme sürecinde düzelir.
Bakım ve Göz Damlası Kullanımı
– Antibiyotik ve Steroid Göz Damlası: Enfeksiyonu önlemek ve iyileşmeyi
hızlandırmak için doktorunuz göz damlası reçete edecektir. Bu damlaların düzenli
kullanımı çok önemlidir.
– Koruyucu Lens: Gözdeki iyileşme sürecini hızlandırmak için birkaç gün boyunca
koruyucu kontakt lens kullanılabilir. Bu lens, göz yüzeyini dış etkenlerden korur.
Kontroller
Doktorunuz, tedavi sonrası gözünüzün durumunu izlemek için birkaç kontrol randevusu
planlayacaktır. Bu kontrollerde gözün iyileşme süreci ve tedavinin etkileri değerlendirilir.
Crosslink Tedavisinin Riskleri
Her tıbbi prosedürde olduğu gibi, crosslink tedavisinin de bazı riskleri olabilir, ancak bunlar
genellikle düşük riskli ve hafif yan etkilerdir:
– Enfeksiyon: Tedavi sonrası enfeksiyon riski nadirdir, ancak göz damlaları ile bu risk
minimize edilir.
– Işığa Hassasiyet: Tedavi sonrası ilk birkaç gün içinde ışığa hassasiyet artabilir, ancak
bu durum genellikle geçicidir.
– Görme Kaybı: Çok nadir durumlarda, hastalar geçici görme kaybı veya görme
kalitesinde hafif düşüş yaşayabilir. Ancak bu durum genellikle zamanla düzelir.
Crosslink Tedavisini Ertelemeyin!
Keratokonus ilerleyici bir hastalık olduğundan, erken teşhis ve tedavi büyük önem taşır.
Crosslink tedavisi, keratokonusun ilerlemesini durdurmak ve görme kaybını önlemek için
etkili bir çözümdür. Eğer keratokonus teşhisi aldıysanız, tedaviye ne kadar erken başlarsanız o
kadar iyi sonuçlar alırsınız.